Ne İşim Olur Sağlıkla mı!

Bir yıl önce Lupus hastası olduğumu öğrendiğimde internetin başına oturdum. Okuduğum pek çok şeyde hep beni paniğe sokan şeyler buldum. Hastalığımın romatizmal bir hastalık olduğunu paylaştığım pek çok insan, romatizmanın ciddiyetini bilmediğinden pek de önemsemedi. Dostlarım yanımda değildi. "Nedir bu Lupus, nedir bu romatizma, ne yapmam lazım" diye araştırdım. Bu zaman zarfında değil kendi hastalığım, öğrenmediğim romatizmal hastalık kalmadı. Hal böyle olunca sağlıkla ilgili her şeye daha çok eğilir oldum. Romatizmal hastalıkların gizemi de araştırırken beni çok etkiledi. Lupus'tu romatizmaydı derken tıptaki tüm gelişmeleri de takip ederek öğrendiklerimi paylaştım. Hatta huyum kurusun ülke gündemindeki olup bitenlere de duyarsız kalmayan ben buna da maydanoz oldum. Netice de böyle bir blog çizgisi oluşuverdi.

Son olarak nisan ayında romatizmanın başka bir çeşidinden dolayı hasta olan arkadaşımı, denediği alternatif tedavilerin de sebep olmasıyla kaybettim. "Romatizmadan insan ölüyor muymuş!" gibi saçma tepkileri alınca romatizmanın ciddiyetini anlatmak ve farkındalık yaratmak için yazmaya başladım. Bitkisel tedavi, aktarlardan alınan bitkiler ve alternatif tıpçı diye geçinenlere de hassasiyetimin buradan beslendiğini böylelikle paylaşmış oldum. 

Bir de Facebook sayfası oluşturdum, istedim ki eş-dost, arkadaş vasıtasıyla daha çok kişiye ulaşayım. "Arama motorundan ulaşamayan hasta kişiler böyle de ulaşabilirler" ve açıp bloga girmiyorsa millet "Facebook'tan çıkmıyor, oradan  yazıları okusunlar." diye düşündüm. "Ya romatizma denen şey aslında ne ciddi şeymiş." desinler istedim. Gel gör ki sağlıkla ilgili bir şeyler paylaşmam yakın çevreyi pek cezbetmedi.  "Böyle de bir blog var ihtiyacı olana" deyip paylaşmaya utananlar mı dersiniz, "ne işim olur sağlıkla" diyen atarlı tipler mi dersiniz. Çok zavallısınız. Hayatınız boyunca birşeyleri hep birilerine beğendirmekle ve karşı cinsi etkilemek için ne yapsam demekle ve sadece ihtiyacınız olanların hatta ihtiyacınızın daha fazlasının peşinden koşmakla, ihtiyacı olanları düşünmemekle kokuşup gideceksiniz. O zaman size benden bir Nur Yerlitaş bakışı. Çünkü sosyal medya da bu bile daha çok değer görüyor.


Kimin kime hangi konuda ihtiyacı olur bilinmez. Daha geçenlerde oğluna Lupus teşhisi konmuş ve paniğe kapılmış şahsen tanımadığım bir kadınla, akrabamın "Tanıdığım var Lupus hastası" demesiyle telefonda konuştuk. Yarın ne olacağını bilemezsiniz, bu bloga birgün ihtiyaç duyabilirsiniz.

Lupus'la mücadelemde bana destek olursan ben bir fazla olurum. Bir yerlerde kolu bacağı tutmayan, hastanelerde ömür geçiren ve sağlık durumu çok kötü olan romatizma hastaları için farkındalık yaratırsın. Farkındalık yaratmak için tepeden aşağı buzlu su döküp popüler işler yapman gerekmez canım kardeşim. Popüler kültürün bizi götürdüğü yerlere bak! Duyarsız, tarafsız, vicdansız, samimiyetsiz insanlar olduk çıktık.

Atarlarıma burada son verirken beni destekleyen herkese teşekkürü bir borç bilirim :) Duyarlı, ezilenden yana taraflı, yardımsever, vicdanlı, samimi ve her daim severek yaşayın.



Yorumlar

  1. çok beğendim biliyor musun. ne güzel tatlı tatlı giydirmişsin :)

    YanıtlaSil
  2. Sarsıldım :D

    Sitenin adı sarsılarak yaşa olsun bundan sonra bence :D

    Şaka bir yana doğru tespitler var yazıda.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok hoşsun cidden :) Sarsılarak yaşa o zaman :)

      Sil

Yorum Gönder