
"Türkiye öyle cennet bir ülke ki sorma gitsin… Toprağı altın, bitkileri şifa, işini bilen her türlü sorunu çözebilen, doktorların tedavi edemediği hastaları ayağa kaldıran ve tedavi edebilen yapı ve yeteneğe sahip halkı olan bir ülke… Allaha şükür ki Psikiyatristlerin çözemediği sorunları bile bir muska ile çözebilen yetenekte insanlarımız var… Ot ve bitkilerle derman dağıtan Marankilerimiz, Ömer Coşkun, Mustafa Eraslanlarımız var… Onların sayesinde tedavi olamayan hasta kalmadı…
Karaciğer, böbrek, damar tıkanıklığı, bağırsak rahatsızlığı gibi organ yakınmaları olanlara verilen otlar ve sular bazen diğer organlara ters etki yapabiliyor… Örneğin mide kanseri için verilen içeriği ve formülü bilinmeyen sıvı böbrek yetmezliği yapabiliyor veya akciğer hastalığını tedavi için verilen ne idüğü belli olmayan karışımın karaciğeri bozabiliyor veya kanamalara neden olabiliyor. Olsun… Olacak tabi… Önemli olan esas hastalığına iyi geliyor mu.? Siz ona bakın…
Ot ve bitkicilerden başka başımıza bir de hacamatçılar çıktı… Kurultay bile yapabilen bu işini bilen insanlar Allaha şükür halkı güzel tokatlamaya başladılar… Onlara dur diyecek bir merci de yok… Hacamat nedir? Ne amaçla yapılır? İnternete girip bilgi edinirseniz, bu her derde her ağrıya deva olan işin yaptırılmasının gerekli olduğu kanaatine sahip olursunuz ve hemen hacamatçı aramaya başlarsınız… Üstelik bu her derde deva, dolaşımı artırıyor, bağırsakların çalışmasını düzenliyor, kemik iliğinin çalışmasını artırıyor, sinir bozukluklarını düzeltiyor… Nelere derman olmuyor ki mübarek…
Bu işlemin Sünnet olduğunu bu nedenle de yapılmasının sevap olacağını da devamlı söylemeyi de ihmal etmiyorlar… Ayıptır… Bari bu dolandırıcılığınızda Peygamber efendimizi ve İslâmiyeti kullanmayın… Sevgili Peygamberimiz (SAV) sağlığında bu işlemi yaptırmış olabilir de… Doğrudur da… Ama Peygamber efendimiz bu gün yaşamış olsaydı bu tıp bilgisi ortamında bunun yapılmasını önerir miydi? Peygamber Efendimiz döneminde at ve deve vardı … Ahali bunlara biniyordu… Bir yasaklama da yoktu… O zaman uçak yoktu ve Peygamber efendimiz hiç uçağa binmemişti… Şimdi uçağa binenler sünnet olmayan bir şeyi yapmış olmuyor mu? Peygamber efendimiz döneminde diş temizliği için Misvak kullanılırdı… O dönemde diş fırçası ve diş macunu olsaydı Peygamber efendimiz kullanmaz mıydı? Lütfen biraz edepli olalım… Halkın sağlığı ile oynamayalım…
Vücudunun bazı yerlerini kestiğiniz ve kan emdiğiniz kişilere başta Hepatit-C, Hepatit-B olmak üzere birçok virüs ve mikro organizmayla bulaşmasına sebep oluyorsunuz. Siz sterilizasyon, asepsi, antisepsi, dezenfeksiyon gibi kavramların ne olduğunu biliyor musunuz? Mikropların ve virüslerin dış ortamda kaç dakika kaç saat veya kaç gün canlı kalabildiklerini biliyor musunuz? Nasıl bulaştıklarını ve bulaşma önlemlerinin ne olduğu size anlatıldı mı? Hangi sağlık okulunu bitirdiniz?"

Son yıllarda nasıl yaygınlaştığından bahsetmek istiyorum. Halkın vekillerinden olan bir hekim birkaç yıl önce meclisin acil müdahale servisinde diğer vekillere hacamat yapmaya başlamıştı. Bugün o vekil aynı uygulamayı özel bir muayenehanede gerçekleştiriyor ve hacamat yaptıran vekillerin sayısı 200'ü geçti. Tabi özel muayenehaneye geçmeden önce hacamat için muayenehane açılması yasallaştı. Üstüne ulusal medyada bol bol haber oldu. Ayrıca şunu, altını çizerek belirtmem gerekir: Bu vekil tıp fakültesi mezunu bir hekim olup "alternatif" tıp uygulamasına yönelmiştir. Bu hacamat yöntemi tıp fakültelerinde eğitimi verilen bilimsel bir yöntem değildir. Zaten vekilin kendisi de hacamatı yapan bir dededen el aldığını (bir yöntemin başkalarına yapılması için izin alınması) açıkça ifade etmiştir.
Son olarak bu işi yapanlar da destekleyenler de devamlı sağlığınız hakkında umutlarınızı ve dini inançlarınızı sömürerek kazanıyor. O kadar gözleri döndü ki sağlığınız asla umurlarında değil. Tek dertleri her geçen gün ceplerini daha fazla doldurmak. Karar sizin.
RA hastasıyım, yaptırdım ve çok pişmanım. Ağrılarımda azalma olmaması bir kenara kaptığım enfeksiyonlardan bir türlü kurtulamıyorum.
YanıtlaSil